24 Eylül 2019 Salı

NELER YAPIYORUM / HERE & NOW


Güneşin ısıttığı her anı değerlendirdiğimiz son sıcak günlerden merhaba. Bildiğiniz pastırma sıcakları dedikleri sıcaklar yaşanıyor Kanada'da, yani en azından bizim yaşadığımız yerde. Geçen haftadan beri 30-32 dereceleri gördük.

O yüzden benim sonbahar sendromu topladı tası tarağı gitti üstümden. Oh be dedim, bundan sonra da artık gelmez diye düşünüyorum. Çünkü yaprakların renkleri döndü, sarılar çıktı meydana. Bir müddet idare eder beni diye düşünüyorum.





Bu güneşli günleri uzun uzun yürüyerek ve parkta soluklanarak geçirmeye çalıştım. Güzel de geldi, attım çantaya peynirli ekmeğimi, artık ne örmem gerekiyorsa parkta ördüm, karşımda alpaka manzarası, yanımda tavus kuşu eşliğinde...

Bir tek ben değildim ki, öğle yemeğini alan, kahvesini kapıp gelen, parka atmış kendini. Hatta bilgisayarı ile çalışanlarla doluydu her bank. Keyifliydi anlayacağınız.

Bugün yağışlıydı, ben de evde kalayım dedim. Zaten temizlikti, yemekti derken pek de halim kalmadı bugün dışarı çıkmaya.

Sonbahar fotoğrafları ile dolu yazıya hazırsanız başlıyorum!

Seviyorum : Bu seriyi hazırlamayı seviyorum. Yazdıkça bana iyi gelen bir yanı var.

Yiyorum : Şeftali yiyorum, çok seviyorum çok. Hele kokusunu.

İçiyorum : Bol bol su.. Bazı akşamlar çalışırken çay iyi gidiyor.

Hissediyorum : Çok heyecanlı hissediyorum. Bu cuma Thom Yorke konserine gideceğiz inşallah. Thom Yorke, hayran olduğum müzisyenlerden biri. Aslında Radiohead kalbimin sultanı ama malum Thom Yorke artık tek tabanca takılıp albüm yaptığından Radiohead dinlemek hayal oldu.
En çok istediklerimden biriydi canlı dinleyebilmek, baksanıza sanki Kanada'ya onu dinlemek için gelmişim gibi hissediyorum.... Öyle işte, düşündükçe heyecanlanıyorum.




Yapıyorum : En son katıldığım tasarım marketi bittiğinden beri, oyuncak örme konusunda sakinledim.

Aklımda olan fikirleri, istenen belli temalara göre kağıda döktüm, yazdım,  çizdim, boyadım örnekler ördüm derken üç tanesi kabul aldı, bir tanesi beklemede. Onun da sonucunu heyecanla bekliyorum. Şimdi yünler beklenecek, elime yünler ulaşınca, tasarlananlar örülmeye başlanacak..

O sürece kadar bir de Halloween özel oyuncak serisi hazırlıyorum. Ravelry ve Lovecrafts.com da yayınlamak için. Bitti sayılır da bana kalırsa en zor kısmı tarifi yazmak. Biraz uğraştırıyor.

Sanırım bu sefer tarifi ilk ingilizce olarak yayınlayacağım. Aranızda ingilizce amigurumi tarif örebilen varsa, oyuncakların tarifini yayınlamadan önce test edilmesini istiyorum. Gönüllü varsa çok mutlu olurum. Pdf formatına getirir getirmez, instagramda da duyuracağım umarım gönüllü
çıkar :)

O değil de benim için en zoru ne biliyor musunuz? Bunca şey yapıyorum, fotoğraflarını çekiyorum ama henüz paylaşmaya iznim yok. Hele bir yayınlansınlar, bol bol fotoğraf gelecek inşallah.


Düşünüyorum : Mor da sonbahara yakışan bir renkmiş. Onu farkettim.
Ah bir de meydan okumalar dönüyor ki kafamda sormayın. Aslında bir aya yetecek kadar soru geldi aklıma, ama yazacak vakti pek bulamadığım için, başlatma cesaretini de bulamıyorum kendimde.

Siz ne düşünüyorsunuz ? Soruları bir mim yapıp birbirimize paslayalım mı ? yoksa zamanı geldiğinde yeni bir meydan okuma mı hazırlayalım ?
Düşüncelerinizi merak ediyorum.

Dinliyorum : şarkıyı başa sarıp sarıp dinliyorum şu sıralar.

Coldplay - Sparks 

Okuyorum : Neil Gaiman & Terry Pratchett - Kıyamet Gösterisi
Kitap iki yazar tarafından yazılmış. Daha bitirmedim, ama keyif alarak ilerliyorum. Dizisi de var God Omens diye ama önce kitabı okuyacağım sanırım.

Neil Gaiman okumayı seviyorum, adam hayal gücümü şenlendiriyor. Böylesine yaratıcı insanlar bana hep ilham vermiştir. Yazarın şimdiye kadar en sevdiğim kitabı YokYer.
Hayranları tarafından fantazya roman edebiyatının rock yıldızı olarak görülür kendisi. Çok da tatlı bir çocuğu var, düşünüyorum da kim bilir ne fantastik masallar anlatıyordur ona..

Kitabın arka kapağından alıntı;

"1655 yılında yazılmış ve şimdiye kadarki en doğru kehanet kitabı olan Cadı Agnes Çatlak'ın Dakîk ve Kat'î Kehanetleri'ne göre, cumartesi günü dünyanın sonu. Önümüzdeki Cumartesi. Akşam yemeğinden hemen önce.

İyilik ve Kötülük orduları toplanıyorlar. Her şey Büyük Plan'a uygun ilerliyor gibi. Yalnız ufak bir pürüz var. Birazcık müşkülpesent bir melek ile sefahat düşkünü bir iblis yaklaşan bu coşku dolu anın gelişini hiç de iple çekmiyorlar. Ha unutmadan, birileri Deccal'ı yanlış yere göndermişe benziyor." 


İzliyorum  : Sevgili Şule'nin önerisi ile The Boys dizisini bir çırpıda izleyip bitirdik. Bayıldım ! Tipik bir süper kahraman dizisi  görülüyor en başta, ama başka türlü bir şey. Bir de mottosu var ki tadından yenmiyor; "asla kahramanlarınızla tanışmayın"  Çok fazla göndermeler var, zaten benim gözümde diziyi bu kadar güzel kılan da o göndermeler...
Tavsiye ederim, dipnot : epey kan dökülüyor.

Dizi kuraklığı içerisindeyiz, tüm iyi diziler bitti. Kim bilir yeni sezonları ne zaman gelir diye düşünürken. Bora'nın aklına 2013 yapımı Banshee adlı dizi geldi. Ben hiç duymamıştım. Dizinin başrolü, The Boys'da cinim kadar haz etmediğim Homelander karakterini canlandıran Antony Starr.

Ama Banshee'de içim ısındı kendisine. Dizinin konusu kabaca şöyle; sabıkalı başrol oyuncumuz sevdiği kıza giderken bir olaya karışır. O olayda, o kasabaya yeni gelen şerif ölür ve bizim baş kahramanımız onun yerine geçer. Yani eski sabıkalı, artık efsane bir şeriftir. Kötülerle iyi savaşıyor ama :)

Bu arada yine bir dipnot: bu dizi daha da kanlı çıktı, bazı sahnelerde kafamı çevirip geçti mi diye soruyorum.. Sonuç olarak sevdim :)

Şimdilik benden bu kadar..
Sevgiyle kalın.






25 yorum

  1. fotoğraflar çok güzel. bayıldım hepsine ördüğün renk çok tanıdık geldi. sanki kardeşime verdiğim motifli hırkanın ipi. çok sevmiştim renklerini senin örgü neye dönüşecek meraktayım. benim ingilizcem olsa seve seve denerdim. ama cesaretim yok. mahcup olmak istemem ama takipteyim. kolay gelsin

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Çok teşekkür ederim :) Tanıdık gelmesi normal, Alize angora batik çünkü. Yanımda getirmiştim, zamanı geldi kullanayım dedim :)
      Ah ben de çok isterdim sen dene diye, ama ilk fırsatta türkçe de yazacağım. Sana yollarım hemen :)

      Sil
    2. çok kibarsın ezgicim
      seviliyorsun
      selametle...

      Sil
  2. Ezgicim yazıya döksen merak ettim meydan okumayı, aslında ne güzel olur, bir hareket, değişiklik :) Senin gözünden yine harika kareler, baktıkça parka açık alanlara atasım geldi kendimi, huzur veriyor resimden bile görmek, ne güzel buralarda vakit geçirmen, oyuncaklar konusunda da fazlasıyla dinlenmeyi hakettin çok çalıştın hepsi de birbirinden güzeldi, yayınlanmayı bekleyen işlerini de merakla bekliyorum :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Derya'cım benim, hareket benim de istediğim birşey. İnşallah, cesaret edebildiğim ilk fırsatta yazıya dökeceğim..
      Çok güzel oldu burada parklar ama serinledik biraz :)
      Yayınlanacaklardan birini son mailimde sana yollamıştım, diğerlerinin ipleri gelsin başlayım. Sana yaptıkça yollarım yine :)
      Kocaman sevgilerimle

      Sil
  3. Yeni örgün yine senin renklerin, doğaya öyle güzel eşlik etmişsin ki yine, buna bayılıyorum.
    Beklemeyelim bence, sen aklına geldikçe pasla bence ;))

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Ece'cim <3 çok teşekkür ederim.
      Kesinlikle, ruhum yaz olsa da benim renklerim sonbahar sanırım. Giymeyi, görmeyi tercih ettiğim renkler :)

      Sil
  4. Yaptığınız hep böyle güzel şeyler olsun, fotoğraftakiler gibi:)

    YanıtlaSil
  5. ay sizin ordaki bu güzel sonbaharda depresyon mu kalıır doğa gibi var mııı :)

    YanıtlaSil
  6. Ahhhh Thom Yorke mu dedin Ezgi??????
    Keşke ben de size katılabilseydim.

    Eminim muhteşem bir gece olacak. Benim için de eğlenin olur mu? 😘

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Ya Sibel, ne güzel olurdu. Koş gel birlikte gidelim :)
      Çok heyecanlıyım bakalım :)

      Sil
  7. Buradada tam şenlik zamanı. Yeni planlamalar içindeyim. Keşke burada olsan Ezgi :(

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Harikasın Tülin'cim :)
      Ayy ne güzel olurdu

      Sil
  8. Ay Ezgi fotoğraflara bayıldım. Bu arada nerede yaşıyorsun?

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Kanada, Waterloo'da yaşıyoruz. Toronto'ya çok yakın bir şehirde.

      Sil
  9. Fotoğraflarınıza bayıldım. Mükemmel :)

    YanıtlaSil
  10. Boys'u beğenmene sevindim. Eşime aramızda geçen diyalogu anlattım. Boys'u sevdiyse Doom Patrol'ü de öner dedi. Onu da severmişsin :-)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Eveeet onu biliyorum, son birkaç bölüm kaldı :))) Çok da sevdim, arıza karakterlere ayrı bir ilgi duyuyorum sanırım :)

      Sil
  11. I live in India where it's hot mostly. Seeing your pics makes me long for Autumn. You've captured the beauty of fall perfectly. Also i'm looking forward to see your Amigurumi projects. Hugs :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Dear Anitha

      thank you very much for lovely comment. Soon I will publish a halloween limited edition :) I am so excited.
      All the best,
      Ezgi

      Sil
  12. Senin renklerini özlemişim :) Meydan okuma mı? Lütfen bir ay sürmesin :)) Mim daha iyi bile olabilir, bir seferde ve tüm keyfiyle :) Önerilerin sonuna geldiğime göre, evet, mor sonbahara pek yakışmış :) Neşeli sevgilerle :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Asıl sen özlettin kendini, hoş geldin<3
      Ah bir fırsat bulsam, yapalım birşeyler de o zamanı henüz yaratamadım :)
      Sevgilerimle

      Sil

© Ezgi. Made with love by The Dutch Lady Designs.